Bir Umre Yolculuğu

2017'nin mayısında yine bir yolculuğa çıktım, bir hafta sürecek olan bu fevkalade serüven Müslüman dünyasının kalbine idi. Farklı ülkelerden, farklı milletlerden, farklı kültürlerden, farklı renkte ve farklı dilde pek çok insan Kâbe’yi ziyarete gelmişti. Mümkün olan her yerde tanışmaya çalıştım insanlarla. Çat pat İngilizce ile bol bol sohbet ettim. Bir gece tavafımı bitirdikten sonra biraz yorulup oturmuşken Beytullah’a karşı, Ayşe ile tanıştım. Pakistan’dan gelen arkadaşımla uzun uzun sohbet ettik. Ülkelerimizden, kültürlerimizden bahsettik. Benden yaşça büyük olmasına rağmen çok iyi anlaştık. Birkaç gün sonrasında Medine’de teravih namazında İranlı öğretmen arkadaşımla tanıştım. Annem yaşındaydı fakat önemi yoktu, birtakım ortak değerler iki insan arasında köprü kurmaya yetiyor. Kafileden Sena ile sağlam bir dostluk kurduk. İsmini hatırlayamadığım daha pek çok insanla gönül bağı kurdum. Hamd olsun iyi insanlarla karşılaştım.

Bu süreçte çok güzel anlar yaşadığı gibi sıkıntılarla da karşılaşabiliyor insan. Kendime sabrı hatırlattım sık sık. Güzel hatırlamak istiyordum bu günleri.  Peygamberimizin ve nice güzel insanın hatırasını andım, ona ortak oldum. Kâbe’ye karşı bağdaş kurup Allah’ın kelamını okudum.

Bu yolculuktan bana kalan tek fotoğraf var. Yeşil kubbenin önünde çekindiğim fotoğraf. Gitmeden kendimi uyarmıştım fazla fotoğraf çekmemeye dair. Zira insan eline telefonu alıp fotoğraf derdine düştü mü asıl hikâyeyi kaçırıyor maalesef. Kaldı ki orada aklıma gelmedi bile.

Serüvenim bitti ama umrem bitmedi, hala kendimi imar etmeye çabalıyorum.  Allah umre yapmak isteyen herkese nasip etsin. 😉

Sandıktaki diğer yazılar

Loading...

Bir yorum yaz!